Lawyers In Exile

AKP REJİMİNİN GİZLEDİĞİ GERÇEKLER

EDİTÖRDEN;
İnsanlığa karşı suçların mağduru olan kişiler herhangi biri oldukları için değil, Yahudi, Çingene, sosyalist, entellektüel, Tutsi, Müslüman vb. oldukları için, yani belirli bir kimlik ya da aidiyetleri nedeniyle bu suçlara maruz kalmaktadır. Türkiye’de de ‘Hizmet Hareketi’ olarak isimlendirilen grup mensupları, sadece ‘Hizmet Hareketi’ mensubu oldukları için yaygın, sistemli ve kasıtlı olarak insanlığa karşı işlenen suçların mağdurudurlar.

Denetimin olmadığı mutlak bir iktidar yetkisine, otoriteye ve yetkiye sahip olan iktidar, yetki ve gücünü kötüye kullanmaya başladığında toplu kıyımların ortaya çıkması mümkün hale gelebilmektedir. İktidar otoritesinin meşrulaştırıcı söylemi sayesinde halkın bir bölümü diğer bir kısmına ciddi zararlar vermek üzere ikna edilebilir ve devletin üstüne kurulu olduğu toprak parçası o andan itibaren halkın bir kısmı için sığınak olacağına kaçışı mümkün olmayan bir tuzak haline gelebilir ve çoğu sefer de gelmiştir.

Türkiye’de de devlete bağlı aktörler tarafından gerçekleştirilen eylemler nedeniyle ülke kaçışı mümkün olmayan bir tuzak haline gelmiştir. Hizmet Hareketi mensuplarının yaşadıkları, sıradan insan hakkı ihllali değil bizzat iktidar tarafından ve iktidarın desteği ile gerçekleştirilen insanlığa karşı suçtur.

Hukuki olanın suç olanla yer değiştirdiği ve ahlakın tamamen çöküntüye uğratıldığı AKP rejiminde, kişilerin vicdanı, doğru olanı yanlış olandan ayırma kabiliyetinden yoksun hale getirilmiştir.
AKP iktidarının özel olarak yetiştirdiği tahayyül gücünden yoksun, düşünmekten aciz, yargılama yeteneğini kullanamayan bireylerin, çok büyük kötülüklere yol açabilecek davranışlar içerisine girmesi iktidar tarafından sağlanmıştır.

Gerek Almanya’da, gerek Bosna’da gerekse Ruanda’da yapılan soykırımlarda, normal insanların bir önceki gün komşularıyla gülüp oynarken ertesi gün onları boğazlayabilecek hale geldiğini gördük.
‘Sıradan’ suçluların ne yaptığını fark etmesini sağlayacak şey hukuk kurumunun denetimi, etrafındakilerin davranışları ve kişilerin ahlaki tutumları olabilir. AKP iktidarı da bu bilinçle, hukuk kurumunu tam bağımlı hale getirmiş, yaşanan zulme ses çıkartmaya çalışanları tehdit etmiş ve kişilerin ahlaki değerlerini çökertmek suretiyle de nasıl bir kötülüğe dahil olduğunu farkedemeyecek bir suç çetesi oluşturmuştur.

Yirminci yüzyılda ortaya çıkan büyük katliamların hiçbirinin sadece Hitler, Pol Pot, Miloseviç, Stalin vb. sayesinde yapıldığını söyleyemeyiz, tüm bu katliamlarda “sıradan” suçluların katılımı ya da geniş işbirliği de olmuştur.
Unutulmamalıdır ki, insanlığa karşı suçlar sadece bu suçun doğrudan mağdurlarına yahut mağdurun içinde bulunduğu topluma karşı değil, bütün insanlığa karşı işlenmiştir. İşlenen suçları durdurmak ve suçun failleriyle mücadele etmek de tüm insanlığa düşmektedir.

‘Bunlar nasıl oldu’ dememek için tüm kurum ve kişiler tarafından insanlığa karşı işlenen suçun faillerine dur denilmelidir.

KİTAPÇIK İÇİN:

AKP REJİMİNİN GİZLEDİĞİ GERÇEKLER.pdf

Similar Posts

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

HUKUKİ DESTEK- WhatsApp
1